
İngiltere'nin Lancaster bölgesinde yaşayan 27 yaşındaki Jorja Watt, Heysham'daki arkadaşının evinde ölü bulundu. Yapılan testlerde, ruh sağlığı problemleri yaşadığı iddia edilen genç kadının kanında yüksek dozda uyuşturucuya rastlandı. Jorja Watt'in ailesi, ölmeden birkaç gün önce tutuklanan kızlarının hücrede soyularak işkence gördüğünü ve bu duruma yaşadığı travmanın yol açtığını öne sürdü.

Uzun yıllardır psikolojik problemler yaşadığı belirtilen Jorja Watt'in ölümü, Lancaster'ı yasa boğdu. Arkadaşının evinde ölü bulunan genç kadına yapılan toksikoloji testi sonucunda Watt'in kanında eroin tedavisinde kullanılan metadon, pregabalin ve dihidrokodein gibi reçeteli ilaçlar olduğu görüldü.

Daha önce borderline kişilik bozukluğu teşhisi konan genç kadının, ölümünden birkaç ay önce bir güvenlik görevlisine saldırdığı, bu nedenle tutuklandığı ortaya çıktı. Jorja Watt'in annesi Marie Watt, kızını polis karakolunda soyulmuş ve çıplak halde bulduğunu öne sürerek, genç öğretmenin fiziksel istismara uğradığını iddia etti. Aile, Jorja Watt'in tutuklandığı gece travmatik bir olay yaşadığını ve bu durumun kızlarını intihara sürüklemiş olabileceğini söyleyerek, şikayetçi oldu. Mahkemede, Jorja'nın ilaçlarını almayı bıraktığı, bu nedenle ruh hali dengesizliklerinin arttığına dair iddialar yer aldı.

Arkadaşının evinde kanepeye yığılmış halde bulunan genç kadının dudaklarının mor olduğu belirtildi. Otopsi sonrası yapılan toksikoloji testinde, Jorja'nın kanında metadon, pregabalin ve dihidrokodein gibi birkaç reçeteli ilaç bulunduğu ortaya çıktı. Jorja'nın bacak ağrısı nedeniyle ağrı kesici kullandığı da belirtildi. Genç öğretmenin ölüm nedeni, çoklu ilaç zehirlenmesi olarak kaydedildi. Lancashire Polisi The Mirror'a yaptığı açıklamada, ''Bu konuyla ilgili şikayet, tarafımıza iletildi. Şikayet, Mesleki Standartlar Departmanı tarafından inceleniyor. Şu anda daha fazla yorum yapmak uygun olmaz'' ifadelerini kullandı.