İran’ın İsfahan şehrinde yetmiş yılı aşkın süredir aynı aile tarafından işletilen ve antika eşyayla bezenmiş çayevi, adeta müşterilerini tarihte yolculuğa çıkarıyor.
İsfahan’da tarihi mekanların yoğun olduğu Nakş-i Cihan Meydanı ile yanı başındaki tarihi Kayseri Pazarı’nın kavuşma noktasındaki ara sokakta bulunan tarihi çayevi, yerli ve yabancı turistlerin ilgi gösterdiği yerlerin başında geliyor.
İlk bakışta bir antikacı dükkanını andıran ara sokaktaki dar giriş, içeriden gelen çay karıştırma sesleriyle dikkati çekiyor.
Tavana ve duvarlara asılmış antika eşya nedeniyle iki kişinin yan yana geçmekte zorlandığı daracık girişinin ardından müşterileri içerde geniş bir mekan karşılıyor.
Bir antika dükkanında bile neredeyse bu denli fazla eşyayı görmenin zor olduğu salon, 3 ayrı bölümden oluşuyor. Çeşitli çayların ve yiyeceklerin hazırlandığı bölüm girişin sol tarafında kalırken sağdaki uzunca salonun arka kısmı da ailelere ayrılmış durumda.
Girişin hemen sağındaki salona, duvar boyunca yerleştirilen uzunca sekilerin önünde ise okul sıralarını andıran masalar bulunuyor. Yalnız gelenler sağa döner dönmez sekilerden birine oturup siparişlerini verebiliyor. Oturur oturmaz masaya getirilen çay ve ikram edilen yöresel tatlı mekana uyum sağlamayı kolaylaştırıyor.
Her tarihi eserin kendi dönemine has hat, renk, nakışları ve yapıldıkları malzemeleri, müşterilere şehrin yaşam ve el sanatları tarihini görme fırsatı sunuyor. Gürz, kılıç, kalkan ve teber gibi savaş aletlerinden çatal, bıçak, tabak gibi mutfak gereçlerine kadar onlarca eserin içinde ilgi çekici rengarenk süs eşyası da bulunuyor.
Birbirinden değerli ve ilgi çekici antikaların bazısının geçmişi yüzlerce yıl öncesine dayanıyor. Tarihi mekan hakkında AA muhabirine açıklamada bulunan çayevi yetkilisi Hasan Abidi, en eski parçanın 400 yıllık, en yeni eserin 50 yıllık geçmişi olduğunu söyledi.
Abidi, sahip olduğu antika eserlerle dikkati çeken işletmenin 70 yılı aşkın süredir aynı aile tarafından işletildiğini belirterek, “Şu an burayı ailenin dördüncü nesli işletiyor” dedi. Yıllar önce işletmede nargile içildiğini aktaran Abidi, antika eserlerin çoğalmasıyla birlikte nargileye izin vermediklerini sadece çay ve yemek servisi yaptıklarını anlattı.
Çayevini işleten aile bireyleri yıllar önce babaları hayatını kaybedince dükkanla ilgili bir miras paylaşımında bulunmamış. Baba yadigarı gözüyle bakılan işletmede bulunan antika eserler ise hiç bir suretle satılmıyor. Abidi, “Buradaki antikalar satılık değil. Yeni antikalar bulunca alıyor, kesinlikte satmıyoruz” ifadelerinde bulundu.