FIFA Dünya Kupası öncesinde Fas sokaklarında yapılacak temizlik kapsamında üç milyon köpek öldürülecek. Önde gelen hayvan hakları grupları, FIFA'yı alınan karar konusunda harekete geçmeye çağırdı. Köpeklerin zehirlendiği, bazen ateşli silahlarla vurulduğu veya sokaklardan toplatılarak öldürüldükleri tesislere götürüldükleri öne sürüldü. FIFA iddialara henüz yanıt vermedi, ancak görmezden gelinmesi durumunda kurumun bir halkla ilişkiler felaketiyle karşı karşıya kalabileceği düşünülüyor.
FIFA Dünya Kupası öncesinde Fas sokaklarında yapılacak temizlik kapsamında üç milyon köpek öldürülecek. Önde gelen hayvan hakları grupları, Fas'ı kararından dolayı kınadı ve FIFA'yı 2030 Dünya Kupası öncesinde alınan karar konusunda harekete geçmeye çağırdı.
Hayvan hakları grupları, şehirleri ziyaret eden futbolseverlere daha iyi gösterebilmek için temizlik operasyonunda hayvanların öldürüleceğini söylüyor. Kuzey Afrika ülkesinde binlerce sokak köpeğinin katledildiği bildirilirken, sayıların giderek arttığından endişe ediliyor.
Hayvan hakları savunucusu Jane Goodall, uluslararası futbol federasyonuna bir mektup yazarak, federasyonun "korkunç bir barbarlık eylemi"ne göz yumduğunu ileri sürdü ve derhal eylem çağrısında bulundu. Uluslararası Hayvan Koalisyonu, sokak köpeklerini öldürmek için kullanılan korkunç yöntemleri ayrıntılarıyla anlatarak "Fas'ın çirkin sırrını" ifşa etmek için bir kampanya başlattı.
Köpeklerin zehirlendiğini, zehirin doğrudan vücutlarına enjekte edildiğini veya yem yoluyla beslendiğini iddia ediyorlar. Silahlı kişilerin sokaklarda 24 saat devriye gezerek hayvanları vurduğu ve çoğu zaman yaralı halde acı içinde ölmelerine neden olduğu bildiriliyor. Diğer köpeklerin ise kelepçelerle yakalanıp kamyonlara bindirilerek insanlık dışı bir şekilde öldürüldükleri tesislere götürüldüğü söyleniyor.
Koalisyon, FIFA'nın 2023'teki duyurusundan bu yana, Fas yetkililerinin Ağustos 2024'te girişimin durdurulduğunu iddia etmesine rağmen, ölümlerin önemli ölçüde arttığını iddia ediyor.
FIFA iddialara henüz yanıt vermedi ancak eleştirmenler, iddiaların görmezden gelinmesi durumunda kurumun bir halkla ilişkiler felaketiyle karşı karşıya kalabileceği konusunda uyarıyor.